10 Ağustos 2011 Çarşamba

24- Alak Denkleminde Suret'ul Abese İkrası









بسم الله الرحمن الرحيم
B ismi Allah Rahman'dır, Rahim'dir


١- عَبَسَ وَتَوَلَّى
1- Yüzünü ekşitti ve arkasını döndü!


٢- أَن جَاءهُ الْأَعْمَى
2- Çünkü, geldi O'na bir a'ma.


٣- وَمَا يُدْرِيكَ لَعَلَّهُ يَزَّكَّى
3- Ama nerden bileceksin, belki o temizlenecek ?


٤- أَوْ يَذَّكَّرُ فَتَنفَعَهُ الذِّكْرَى
4- Ya da tezekkür edecek ve fayda verecek ona zikir ?


(Tezekkür etmek;zikretmek,tefekkür etmek,hatırlamaya çalışmak,düşünmek.)


٥- أَمَّا مَنِ اسْتَغْنَى
5- Ama kendini müstağni görene gelince,


(Müstağnilik,istiğna;temel olarak;sıhhatine,parasına,maka​mına,şöhretine,gücüne kulluk ederek Allah'a ve Kullarına muhtaç değilim;"BEN TANRIYIM" ,ZANnına düşmektir!!!Oysa zannedenlerin, varacakları tatmin doruğu Sekar'dadır...Sekar nedir?
27- Nedir bilir misin Sekar?
28-Bırakmaz,terketmez.
29-Yakıp kavurandır insanı.)  Müddesir Suresi


٦- فَأَنتَ لَهُ تَصَدَّى
6- Oysa sen ona yöneliyorsun!


٧- وَمَا عَلَيْكَ أَلَّا يَزَّكَّى
7- Sana ne onun tezkiye olmayışından !


( Zikir;tesbih tanelerini biner binerlemekten öte Zikir Kuran'dır...Hem Hayat Kitabı Kuran'ı ikra etmek bir zikirdir,hemde hayatı,kainatı zikretmek bir zikirdir,bunlar üzerine konuşlanmak tezekkür ve ardından ufkun alaya ermesine de tezkiye..Artık bu adam zikre yanaştı,tezekkür etti ve tezkiye oldu..)

٨- وَأَمَّا مَن جَاءكَ يَسْعَى
8- Ama sana gelen var ya koşarak,


٩- وَهُوَ يَخْشَى
9- O huşu duyuyor.


١٠- فَأَنتَ عَنْهُ تَلَهَّى
10- Sen ona aldırmıyorsun!


١١- كَلَّا إِنَّهَا تَذْكِرَةٌ
11- Hayır! O muhakkak bir tezkiredir.


(Tezkire;öğüt,nasihat,hatırlatm​adır...Zikir,Tezekkir,Tezkiye ile alakalıdır.)


١٢- فَمَن شَاء ذَكَرَهُ
12- Artık onu dileyen tezekkür etsin.


١٣- فِي صُحُفٍ مُّكَرَّمَةٍ
13- Mükerrem sayfalarda.


( mükerrem" مكرم" muhterem, aziz sayın, saygıdeğer, sayılan, onurlandıran, hürmet ve tazime erişmiş.)


١٤- مَّرْفُوعَةٍ مُّطَهَّرَةٍ
14- Yüceltilen ve tertemiz kılınandır.


١٥- بِأَيْدِي سَفَرَةٍ
15- Sefere'nin elleriyle.


(Sefere;sefirden; Yazıcı Katip Melekler kastedilmekle birlikte Mükerrem Kuranı cilt haline getirenlerde olabilir.)


١٦- كِرَامٍ بَرَرَةٍ
16- Şerefli ve dürüsttürler.


(Kiramen Beraratin
Mükerrem Kuran'ın Safirleri,Katiplerinin, Kerim; asil ve şerefli ve Berara; saygılı hürmetkar ve işinde dürüst oldukları vurgulanmıştır. bizlerde işimizde şerefli ve dürüst olmalıyız işimizi, ayet gibi işlemeliyiz hayatta bir ayettir.)


١٧- قُتِلَ الْإِنسَانُ مَا أَكْفَرَهُ
17- Geberesice insan,ne kadar nankördür o!


١٨- مِنْ أَيِّ شَيْءٍ خَلَقَهُ
18- Hangi şeyden yarattı onu ?


١٩- مِن نُّطْفَةٍ خَلَقَهُ فَقَدَّرَهُ
19- Nutfeden yarattı onu,sonra karar kıldı.


(Nutfe;meni,döl suyu,sperma,insanın yaratılışının mayasını ve temelini oluşturan su..
Kaddera;Sonra takdir etti, biçimlendirdi,suret verdi ve kader kıldı ona..)
.
٢٠- ثُمَّ السَّبِيلَ يَسَّرَهُ
20- Sonra yolu kolaylaştırdı ona.


٢١- ثُمَّ أَمَاتَهُ فَأَقْبَرَهُ
21- Sonra öldürdü onu ve kabre koydu onu.


٢٢- ثُمَّ إِذَا شَاء أَنشَرَهُ
22- Sonra ne zaman dilerse neşredecek onu.


٢٣- كَلَّا لَمَّا يَقْضِ مَا أَمَرَهُ
23- Hayır!Yerine getirmedi ne emrettiysek ona!


٢٤- فَلْيَنظُرِ الْإِنسَانُ إِلَى طَعَامِهِ
24- İşte baksın insan bir yemeğine!


٢٥- أَنَّا صَبَبْنَا الْمَاء صَبًّا
25- Biz akıttık suyu akıttıkça.


٢٦- ثُمَّ شَقَقْنَا الْأَرْضَ شَقًّا
26- Sonra yardık arzı yardıkça.


٢٧- فَأَنبَتْنَا فِيهَا حَبًّا
27- Böylece bitirdik orada taneler.


٢٨- وَعِنَبًا وَقَضْبًا
28- Ve üzümler ve yoncalar.


٢٩- وَزَيْتُونًا وَنَخْلًا
29- Ve zeytinler ve hurmalar.


٣٠- وَحَدَائِقَ غُلْبًا
30- Ve bahçeler,iri ağaçlı.


٣١- وَفَاكِهَةً وَأَبًّا
31- Ve meyveler ve çayırlar.


٣٢- مَّتَاعًا لَّكُمْ وَلِأَنْعَامِكُمْ
32- Faydalanması için sizin ve hayvanlarınızın.


٣٣- فَإِذَا جَاءتِ الصَّاخَّةُ
33- Artık ne zaman geldiğinde Sahha,


( Sahha,sayha; bir tür ses olan bu kelimenin iki özelliği vardır;
Birincisi; şiddetle çarpıp kendisini hissettirmesi,
İkincisi ise , şiddetinden dolayı kendisinden başkasını işittirmeyecek derecede kulağı sağır etmesidir.
Bu; ikinci veya son üfürüş denen kıyamet sayhası - sahha- adıdır.) 


٣٤- يَوْمَ يَفِرُّ الْمَرْءُ مِنْ أَخِيهِ
34- O gün kaçacak kişi kardeşinden.


٣٥- وَأُمِّهِ وَأَبِيهِ
35- Ve annesinden ve babasından.


٣٦- وَصَاحِبَتِهِ وَبَنِيهِ
36- Ve eşinden ve oğullarından.


٣٧- لِكُلِّ امْرِئٍ مِّنْهُمْ يَوْمَئِذٍ شَأْنٌ يُغْنِيهِ
37- Her birinin onlardan,o gün işi vardır, başından aşkın.


٣٨- وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ مُّسْفِرَةٌ
38- Yüzler vardır o gün parlar.


٣٩- ضَاحِكَةٌ مُّسْتَبْشِرَةٌ
39- Güler,müjdeye sevinir.


٤٠- وَوُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ عَلَيْهَا غَبَرَةٌ
40- Yüzler vardır o gün üstleri toz toprak.


٤١- تَرْهَقُهَا قَتَرَةٌ
41- Onu kaplamıştır bir karanlık.


٤٢- أُوْلَئِكَ هُمُ الْكَفَرَةُ الْفَجَرَةُ
42- İşte onlar kafirler ve facirlerdir.


( ‎"الْكَفَرَةُ الْفَجَرَةُ" Keferet'ul Fecere 
Kafir;hakikat bilgisini inkâr edenler,Allah'a ve O’nun gönderdiği dinin esaslarını kabul etmeyen, beğenmeyen, inanmayan.nankörlük edenler.


Facir;bâtıla meyleden,haktan sapan,haram ve günaha dalmış kötü insan,günah işleyen.)



صدق الله العظيم
Allah sözüne sadıktır ve Yücedir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder